Mehmet Ağar, Süleyman Soyludan özür diledi

Mehmet Ağar, kendisi olmasa Bodrum Yalıkavak Marinaya mafyanın çörekleneceği açıklaması için özür diledi. Ağar Sedat Pekere de "Yüreği yeten Türkiyeye gelir" diye seslendi.

Mehmet Ağar, Süleyman Soyludan özür diledi
13 Mayıs 2021 - 14:39 - Güncelleme: 13 Mayıs 2021 - 14:42

 Yalıkavak Marina için "Bugün eğer mafya buraya giremiyorsa bizim burada olmamızdandır" diyen Mehmet Ağar, sözleri nedeniyle Emniyet teşkilatından ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’dan özür diledi.

Eski İçişleri Bakanı ve halen Bodrum Yalıkavak Marina Yönetim Kurulu Başkanı olan Mehmet Ağar, Sözcü TV’de Erdogan Aktaş'a yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Bütün eleştirilere hak veriyorum. Olayın kızgınlığı ve sinirliliğinden bir sürçülisan söz konusu. Emniyet mensubu arkadaşlarımız bugün Türkiye’de organize suç örgütlerine nefes aldırmıyorlar. Dolayısıyla bu tabiri kullanmam fevkalade yanlıştır. Bütün meslektaşlarımı incittiğimi düşünüyorum, bundan dolayı kalbi olarak özür diliyorum. Özellikle Sayın İçişleri Bakanı gerçekten çok takdirle kendisini takip ediyorum. Devlet her konuda her yerde vaziyete hakim. O bir kızgınlıkla ağzımızdan o anda çıkan bir söz oldu. Ertesi gün gazetede çıktıktan sonra rahatsız oldum ben. Saygı Bey’i de aradım ben. Kendisine de buradan teşekkür ederim. Bu konuyu uygun bir şekilde aktardı. Ama buradaki kusur benim. Dolayısıyla bütün meslektaşlarımdan özür diliyorum. İnsan ne kadar tecrübeli de olsa kızgınlıkla hata yapıyor. Hatam budur benim, ben de bunu kabul ediyorum."

 

TÜRK AZERBAYCAN KARDEŞLİĞİ İÇİN TEKLİFİ KABUL ETTİM

Ağar, yine marina konusundaki, "Bir devlet başkanı rica etti ben de bu görevi kabul ettim" açıklamasına ilişkin olarak da şöyle dedi: "Öyle değil, orada bir yanlış anlaşılma olmuş, Saygı Bey'i tenzih ederim. Şimdi mesele şudur, ben 25 sene olmuş devletten ayrılalı. 15 sene siyasette, bazı büyük holdingler yönetim kurulu üyelikleri hep teklif ettiler. Hiç birini kabul etmedim etmem de. Ancak burada benim söylediğim şu, iki devlet başkanımız Cumhurbaşkanımız ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı arasında kardeşliğe yakın bir ilişki var. Zaten merhum Aliyev'den bu yana iki millet iki devlet bir millet anlayışı var. Dolayısıyla son Karabağ olayı çıktığı gibi kardeşlik olağanüstü gelişti. Bunun öncesinde Türk-Azerbaycan kardeşliğini sarsmaz bir biçimde güçlendirecek şekilde Marina sahiplerinin ricası üzerine ben bu görevi kabul ettim. Türk özel sektöründe hiçbir görevi kabul etmedim. Bunu kabul etmemin sebebi, Türkiye ile Azerbaycan var olan kardeşliğinin pekişmesi amacıyla kabul ettim. Buradaki teklif de sadece marina sahiplerinden gelmiştir. Yoksa başka bir teklif söz konusu değildir. Dolayısıyla böyle bir konu da söz konusu olamaz" ifadelerini kullandı.

'GÜLEN'İ ZİYARETİMDEN DEVLETİN BİLGİSİ VAR'

Mübariz Gurbanoğlu'nun kendisini Fethullah Gülen'i ziyarete götürdüğüne ilişkin iddiasına da yanıt veren Ağar, "Şu kadar söyleyeyim, kapatacağım çünkü bir yerde ekmek tuz yemişsiniz geçmişte. Bugün de hapis hayatında cevap verme imkanı olmayan bir kişiye fazla bir şey söylemem. İleride cezasını bitirir nasip olursa o zaman her şey konuşulur. Ama şimdi şu kadarını söylemek zorundayım. kendisi defalarca oraya gitmiştir herkes bilir. Bir seferinde beraber gittik. Benim gidiş gelişimden devletin bilgisi vardır.  Bu kadar söyleyeyim kapatalım" dedi.

SEDAT PEKER'E: YÜREĞİ YETEN TÜRKİYE'YE GELİR

Ağar, hakkında bazı iddialarda bulunan organize suç örgütü lideri Sedat Peker'e yönelik de, "Orada benim söylediğim şudur. Bu şahısla benim muhatap olmam söz konusu değildir. Liderlik falan kolay iş değildir, mensubudur diyelim. Bu konuda söyledim, benim dokunulmazlığım yok bir şeyim yok. Devlet her türlü araştırmayız yapar. Zaten kendisinin bu sözleri üzerine bayram sonrası avukatım vasıtasıyla da yargıda gerekli müracaatlar yapacaktır. Yüreği yeten gelir Türkiye'ye. Bu konuda hesabı olur. Ben bu konularda muhatap olmam söz konusu değildir.  Avukatlarım gerekli girişimleri yargı nezdinde yapacaklardır" dedi. 

'OĞLUMLA GURUR DUYARIM'

Ağar şöyle devam etti:

FETÖ-PKK İDDİALARI: Oğlumla iftihar ederim ben, gurur duyarım, yakın tanıyan herkes bilir, gurur duyar.  Tamamıyla bu iddialar PKK ve bazı yasa dışı örgütlerin sitelerinde ortaya çıkarılmıştır. FETÖ ile ilgili siteler de bunların üzerine atlamıştır. Zaten bu iddiaların geneline baktığınızda iki seneden beri FETÖ ve PKK ağırlıklı siteler koyduğu meselelerdir bunları. Bunların hepsi yalandır. Buyurun dediğim gibi ben yıllardır dokunulmazlığı olmayan bir insanım. Allah'tan korkarım, kanundan korkarım, devletten korkarım. Başka da bir şeyden korkmam. Kimsenin ne iddiası varsa buyursun delillerini götürsün. Her türlü araştırmaya, soruşturmaya açığım. 

BİLİNEN TAKTİKLER: Bunlar tamamıyla aynı geçmişte yapıldığı gibi devletin bugün bu işlerle mücadelede bakanından polis memuruna jandarma genaralinden subayına kadar herkesin bu mücadeledeki azmini kırmak taktikleridir. Bunlar bilinen psikoloji mücadele taktikleridir. Biz bunları biliriz. Bu görevde olan arkadaşlarımız da bilir. Fevkalade pırlanta gibi  insanlara bu şekilde ithamlarda bulunmak suretiyle yapacakları görevde ön kesme operasyonlarıdır. Bunlar tabii gizli bir servisin yönlendirmesi ve kontrolüyle yapılan işlerdir. Dolayısıyla ne benim ne oğlumun yasal ve ahlaki olmayan hiçbir şeyle ilgisi yoktur. Bunların hepsi devletimizin eli kolu bilgileri kabiliyeti, kapasitesi fevkalade güçlüdür. Bunların hepsini ortaya çıkaracağına dair inancım tamdır. 

PİŞMANLIK DUYMAM: Bu marina üzerinde bu kadar uğraşılması utanç vericidir. Beş binden fazla kişiye istihdam sağlamaktadır. Devlete son derece güçlü vergi ödemesi yapılmaktadır. Son derece önemli dolar getirisi vardır. Biz de burada karınca kararınca bir gayret içerisinde olduk. Dünyanın en önemli yat marinası seçilmiştir burası. Dolayısıyla bu ve buna benzer tesisleri polemik konusu yapmak yerine bunların daha gelişmesini öne doğru çıkaralım. Yoksa ben yaşadığım hiçbir şeyden ne pişmanlık duyarım ne üzerinde kalkıp yalan yanlış yorumlar yaparım, yapılmasına müsaade ederim. Hiçbir şeyden de çekincem yoktur.

Ne olmuştu?

Organize suç örgütü lideri Sedat Peker yayınladığı bir videoda, Mehmet Ağar'ın Bodrum Yalıkavak Marina'yı sahibi Mübariz Mansimov’un elinden alarak 'çöreklendiğini' söyledi. Ağar bu iddiaya dün Sözcü gazetesinden Saygı Öztürk'e yaptığı açıklamada yanıt vererek, "Rica üzerine yönetici oldum. Ben olmasan burası mafyanın eline geçer" dedi. Bu açıklamaya bugün tepki gösteren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise, Bu süreçte 'belki dil sürçmesidir' diye hâlâ tekzibini beklediğim cümle. Biz olmasa idik oraya mafya çökecekti cümlesidir. İnşallah saygısız gazetecinin çarpıtmasıdır. Benim devletim Libya'ya ve Karabağ'a çökülmesine firsat vermedi. Kıytırık bir marinaya mafya bozuntularının çökmesine firsat vermez. Türkiye eski Türkiye değil" demişti. 


YORUMLAR

  • 0 Yorum